Kesin doğrulardan ürküyorum. Herkes için en doğrusunu bilir zannetmekten ürküyorum.
Hiçbir uzmanlık insana kesin ve mutlak doğruları, hakikatin bütününü veremez. İnsan olmanın sınırlılık ve kusurluluklarından azade değil hiçbir hoca, uzman…
Kimsenin- çok sevdiklerim, kendimi yakın hissettiklerim dahil ve belki de en çok onların- mutlak ve değişmez doğrulardan bahsedemeyeceğini aklımın bir köşesinde tutuyorum. Bu haksızlığı, idealizasyonu ve çarpıtmayı hiç kimseye, en çok da sevdiklerime layık görmüyorum. Buna kendi zihnimin içi ve ben dediğim şeyin radyo yayını da dahil.
Bu fanatikliği, dogmatik bakış açısını hayatın içinde çok görüyordum, mevzular ve gündem sertleşince doğruların çarpışmasında doğal olarak sivrileşmeler daha görünür oldu.
Oysa o atıfta bulunulan zen hocaları: ⠀
“Bu dediğim de dahil her şey kısmen doğru, geçici ve gerçeğin sınırlı bir kısmı.” diyorlar.
Uzmanlık/ sezgisellik/ hocalık/ astrolojik bilgi sahibi vs. illüzyonların ya da sınırlı gerçeklerin ilginç özgüveniyle aşırı mutlak doğrulardan bahsedildiğinde, “Bir zihnin gelişmişliğini berraklığı kadar esnekliğinden de seyredebiliyoruz.” diyen hocamı hatırlıyorum.
Katı fikirler, sert köşeler…Benim eski mahalle oralar. Zor kurtuldum, ama iyi kurtuldum, kurtulacağım varmış…Vallahi nasıl oldu dersen sadece “Gördüm, katı doğrularıma uzun uzun baktırdı hayat.” derim. Geri dönmek, of, orası çok zor ve can yakıcı bir mahalle, içim ürperiyor…
Bilgi-hocam dedi- astrolojik vb. sistemden çıkarım- terapistim dedi- düşünce- prensip- kural- teori- kuram- algı- yaklaşım- öğreti- sorgulanamaz gördüklerim- bana öğretilen her şey- hep söylediklerim…
Her birinde kendine hatırlat ya da #unutursanhatırla:
- Kısmen doğru.
- Gerçeğin sınırlı bir kısmı.
- Geçici
Böylece ne mümkün hale geliyor biliyor musunuz? Şu soruların içimde yankı bulabilmesi:
Bu tutunduğum mutlak doğru olmasa şu andaki deneyimim bundan nasıl etkilenirdi?
Buna inanmasam ben kim olurdum?
Manevi büyüme yolunda buralara girilemediğini düşünemiyorum. Ve bu da kısmen doğru, gerçeğin sübjektif, bana göre bir kısmı ve geçici.
Örnek de verdim, hadi görüşürüz.