Yeniden doğuma inanır mısınız?
Geçelim onları.
Çünkü zaten,
Her an ölmekteyiz.
Her an doğmaktayız.
Sade inzivada değil, her yerde, her an.
Asıl kaç anın içinde bu ölüm ve doğumlara uyanık olabiliyoruz, ona bakalım.
Astroloji, human design, enneagram, hani var ya o bize has genetik kodlarımız…O formlar içinde hapsolalım diye değil. Formumuzu gerçekleştirirken, onlardan özgürleşelim diye var.
Özgürleşme fırsatı her anın içinde var.
Formumun farkındayım.
Ve kendimi o sanmıyorum.
Formumu gerçekleştirerek kendim oluyorum, hayat bende de vuku buluyor ve kendimden de ancak böyle özgürleşebiliyorum. Aynı anda var olan iki ayrı şey de değil bunlar.
Üstat Suzuki’nin dediği gibi bu dünyanın kendi sihri var! Bizim ek sihirlerimize ihtiyaç yok.