Ruhsal İşler / Aşk İşleri

Zihnini eğitmekte olan (ruhsal kapasitesi olan) insanla, sevebilen & bağlanabilen insan bence aynı insan.

Ve fakat bu bağlantı bugün pek de görünür değil. Ruhsal hayat (meditasyon, yoga vb.) başka, hayatlarımız ve ilişkilerimiz başka şeylermiş gibi görünüyor. Etraf ruhsal hayat ile “ilgili” bir dolu insanla kaynıyor, ama doğru düzgün bir sevgi ilişkisine yatırım yapabilen, böyle ilişkilerin içinde büyüyebilen çok az insan görüyorum.

Hafta sonu bir öğrencim “Beni seven çok kişi vardır, ama olduğum gibi beni kabul eden, bana dikkatini böyle veren aklıma kimse gelmedi.” dedi. İşte bundan bahsediyorum. Sevmekle dikkat vermenin, geçiciliğin, ölümün ilgisini görmemekte ısrar ettiğimiz ve sevmeyi arzulamak & alışkanlık sandığımız sürece bu ikiliğe mahkumuz.

Thich Nhat Han, “Hamburgeri seviyorum.” demeye devam ettiğimiz sürece sevmek kelimesini yanlış manada kullanmaya devam edeceğimizi söylüyor.

Öğretilerde (Budizm, Sufizm, Gurdjieff Dördüncü Yol..) bağlanmama çalışılır, ve bunun yolu önce dünyaya, ve dolayısıyla onun içinde burada birine “güvenle” bağlanmaktan geçiyor bana göre. Ancak burada güvenle bağlanan kişi, buralarda öğretildiği şekliyle bağlanmamayı çalışabilir.

Peki neden?

Bana göre bağlanmak demek bağlanmama pratiğinde nirvanadır da ondan.

Buradaki ironiyi görüyor musunuz? Bağlanmak, geçiciliğe rağmen, bunun doğuracağı tüm acıya rağmen, şimdi ve burada onunla olmaktır. Ölüm dahil her tür kaybı, kalp kırıklığını, incinebilirliği göze almaktır. Büyük ölümü ve küçük ölümleri uyanık olarak, derin bakış ve anlayışla yaşamaktır. Bunlardan ala “ruhsal çalışma” var mı, lütfen gösterin, ben bilmiyorum.

Bir sevme ilişkisi, bir bağlanma ilişkisi Clarissa’nın ifadesiyle pek çok hayat-ölüm-hayat döngüsü içeriyor.

Modern yaşamda büyürken -doğadan da kopuk olduğumuz için aksini gözlemleme şansı da bulamadık- bize ölümü hep daha fazla ölüm izler gibi bir his verildi. Halbuki bu doğru değil, ölümü her zaman yeni bir hayat izliyor.

Bir ilişkide ilk ölüm anı çeşitli şekillerde olabilir. Çoğu zaman ötekindeki o kadar da harika olmayan şeylerle ilk yüzleşme anıdır bu. Güzel olanı seyretmeyi ve sevmenin çok kolay ve kendiliğinden olduğu anları, her zaman güzel olmayanı seyretme ve her-hücrenle-kaçmak-istemek-anları izliyor. Bazen de bir çocuğun doğumu gibi bambaşka bir formun doğuşu için eskinin ölmesinin mecbur olduğu devrimsel dönemeçler oluyor. Yaşlar ilerliyor, bedenler pörsüyor, parasızlık oluyor, sağlık elden gidiyor… Yaşam hiçbir zaman “Ve bundan sonra sonsuza dek mutlu yaşadılar.” hikayesi olmadığı için hepimiz farklı dozlarda bunlardan nasibimizi alıyoruz.

O ilk zorlanmada eski formun bir şekilde öldüğünü en cahil insan bile hissediyor. Ve o ölümden ödü kopan, o ölüm anında orada duramıyor. Ölümü görmeye, onunla kalmaya cesareti olmayan ardından gelen yeni hayatı da yaşayamıyor.

Haliyle, böyle insanlar arasında adanma içeren, içinde büyünebilen, uzun soluklu, güvenle bağlanılan bir sevgi ilişkisi kurmak imkansız hale geliyor.

Bana göre ıvır zıvır konular, güven, adanma vs. gibi temel başlıklarda tekinsiz zemin aşılıp Stan Tatkin’ in deyimiyle “secure functioning relationship” yaşayabilen insanlar şu hayatta bize verilen en büyük hediyeyi yaşama lütfuna erişiyor: Yaratıcı potansiyelini gerçek manada yaşamak ve beraber ölüme hazırlanmak.

Bana göre en romantik ilişki birlikte ölüme hazırlanılan bir ilişki. Çünkü buradaki ortak zeminin geçici dünyanın geçici başka hiçbir görüntü ve şekliyle kıyaslanamayacak kadar büyük olduğunu düşünüyorum.

Şefkat çalışmak aynı zamanda acının geçiciliğine dair bir bilgelik çalışmaktır. “Equanimity” çalışırız ve bu aklın, serinliğin yoludur. Clarissa da “Sevmek sadece kalp işi değil bir akıl işidir.” derken sanıyorum benzer bir şeyden bahsediyor. Gidersem yanına, soracağım. Evet şefkat de sevgi de bana göre sadece kalp değil aynı zamanda akıl işidir, bilgelik işidir ve cesaret işidir.

Böylesi bir sevme işine dışarıdan romantik ve duygusal görünenler değil geçiciliğe dair bu bilgeliği ve cesareti geliştirmeye lafta değil sahiden gönlü olanlar girişebilir.
Ruhsal hayatla entelektüel olarak “ilgili” değil de sahiden yanmaya gönlü olan minnacık bir azınlık girişebilir.

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Twitter picture

You are commenting using your Twitter account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d bloggers like this:
search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close