Ne Alaka Leonardo?

ac-almelor-gvc3mAJqcj8-unsplash.jpgDa Vinci filozof, astronom, mimar, mühendis, mucid, matematikçi, anatomist, müzisyen, heykeltraş, botanist, jeolog, yazar ve ressamdı. Bu insanın dehasına şüphe yok, ancak yaşadığı dönemde kimsenin “Anatomiyle gökyüzü ne alaka Leonardo’ cum, bu senin alanın değil, kendine bir uzmanlık alanı seç.” demediğini biliyoruz. Deha olmak her devirde az görülen bir şey olsa gerek, ama pek çok şeyle aynı anda ilgilenmek her dönemde dışlanan bir şey değildi. Sonra endüstri devrimiyle işler bölündü, herkes sonucunu göremediği bir parçanın ucundan tutar oldu. Bir marangozun yaptığı sandalyeye bakıp duyduğu gururu ve hissettiği tatmin duygusunu, biz yaptığımız excel tablolarında ve powerpoint sunumlarında bulamadık haliyle. Olsun, “İşçisin, uzmansın, müdürsün, elindeki parçayı çok iyi yap” dediler, yapmaya da çalıştık ama yabancılaşma kaçınılmazdı. Yüz yıl içinde de insanlık anlam krizine girdi zaten.

Bugün bir geçiş döneminde olduğumuzdan, hala birileri birilerine bununla sadece psikiyatrist ilgilenebilir, bununla sadece doktor vs diyor. Kimimiz de yoga eğitimi almış bir terapist görünce seviniyoruz. Sağlığa bütünsel yaklaşan bir doktor, hastasını tahlil sonuçlarından ibaret bir makine gibi görmeyip hayatının ruhsal parçalarını ve beslenmesini de merak eder oldu. Yine insana insan gibi yani, bütünsel yaklaşan terapistler, buraya ek gidip mindfulness öğren, özşefkat öğren, yoga yap, bir çembere katılmak iyi gelebilir, koroda şarkı söylemek, tiyatro yapmak, masaj yaptırmak, beden terapisi, nefes, bak bakalım hangisi sana iyi gelir? diye yönlendirir oldular. (Sayıları henüz çok az.)

Disiplinler birbirinden çok şey öğrenir, birbirine de çok şey katar. Bana göre tek bir okul okuyup bir konuda uzmanlaştım zanneden insan, bir yardım verme işi yapıyorsa yani insanlarla yakın çalışıyorsa, hele sanattan, edebiyattan, doğadan da kopuksa, antropoloji gözlüğünden hiç bakmamışsa, çiğ olmaya, yüzeyde yaşamaya ve çalıştığı kişileri de yüzeyde tutmaya mahkum oluyor. Plastik cerrahlarla yakından çalışmış biri olarak, en iyilerinin heykeltraş olduklarını, müze müze gezdiklerini, resim yaptıklarını söylememe gerek yok sanırım.

Bu terapist için doğru olduğu kadar yoga hocası için de doğru. Herkes kafasını, büyük resimde ne oluyor, konuştuğum bu insanın çevresi, içinde yaşadığı ekonomik sistem nasıl, bunları görmezden gelmeden çalışmalarımı temellendirip sunabilir miyim diye bakmalı bence artık.

Biri için her şey olma sevdasının gözünün içine bakıp, bir kenara koymalı, anlayışla. Biri için kendi hakikatine doğru basıp geçtiği bir taş olmak yeterince güzel. Bence. Ne tüm yolu olmak zorundayız, ne birilerinin tüm sorularına cevabımız olabilir.

Bilmiyorum.

Benim bildiğim kadarıyla bu konuda çalışan şöyle insanlar var.

Bunu da ona sorabilirsin.

Ben seni buraya getirebilirim, sonrası için şunlar şunlar da var, araştırsana.

Benim sıkça yardım aldığım cümleler bunlar.

Had bilmek, neyi bilmediğini bilmek, her şeyi bilmediği yerde kendini iyi hissetmek, iyi olma yolunda çalışan herkese saygı ile yaklaşmak ve birlikte olduğunu hissetmek. Yan yana çok güzel durmuyorlar mı sizce de?

Çok şükür disiplinlerarası iletişim de canlandı, canlanıyor. Biz de meyvelerini yiyoruz, hayatı tekrardan daha bütün görmek, dolu dolu yaşamak için bu dönemde pek çok aracımız var ulaşabileceğimiz.

Dilerim heykel yapmaktan zevk alan mühendislerin daha aydınlık bir dünyayla ilişkisine daha çok insan ayılsın.

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Twitter picture

You are commenting using your Twitter account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d bloggers like this:
search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close