Plum Village’ın kıdemli öğretmenlerinden Br. Phap Luu “Koronavirüs İzolasyonunun Ortasında Şefkat ve Bağlantı” başlığında bir konuşma yaptı. Varlığı bende iz bırakan, konuştukları tüm bedeninden etrafına dalga dalga yayılan bir hocam. Özlemle ve içim genişleyerek izlediğim konuşmasında bana dokunanları, onun gibi ifade edemediğimin bilinciyle, özetlemek istedim:
Odaya girip elektriğin düğmesine basınca ışığı düğmeye basarak yaktığımızı düşünürüz, ama derin bakarsak o ışığın yanmasını sağlayan binlerce koşul olduğunu görürüz. Benzer şekilde, Wuhan’da bir hayvandan bulaşan virüs, şu an yaşadığımız durumu ortaya çıkaran ziyadesiyle fazla koşulların sonuncusuydu.
Bu koşulların mazisi yerleşik yaşama geçişi yapan atalarımıza kadar uzanıyor. (Yani sadece biz sorumsuz davrandık, iklim krizine biz yol açtık bakış açısı da olanı olduğu gibi görmemek oluyor.) Suçluluk duygularıyla kavrulmak da bizi âtıl duruma sokar, şu an yapabileceğimiz en iyi şey ıstırabımıza hak ettiği bakımı vermek ve böylece başkalarına da huzur ve güven hissimizi bulaştırmaktır.
Olmuş olanlara ve olmakta olanlara doğru-yanlış polaritesinden bakmamayı, olanlara derinlemesine bakmayı pratik ediyoruz.
Ancak tuvalet kağıdından kuleler yaparak kendini güvende hissetmeye çalışan ve elbette tuvalet kağıtlarının yetmeyeceğini bilen, kalplerini korku kaplamış milyonlarca insan var. Bu insanlara derinlemesine baktığımızda sadece anlayış ve şefkat hissedebiliriz. Onları küçümsemek, eleştirmek, aşağılamak yerine derin dinlemeyi, iç huzurumuzla örnek olmayı pratik edebiliriz.
Sevdiklerimize verebileceğimiz en basit hediye materyal olanlar. Daha değerlisi Dharma ve Dharma, iletişimimizde insanlara Sutra okumak değil; yürüyüşümüzde, tavrımızda, dinlenişimizde Dharma’nın görünür olması. En yüksek hediye ise bir insanın korkusunun geçirilmesidir. Şefkatle ve derin dinlemek görece daha az korkanlar, kalbini korku kaplamamış olanlar olarak bizim yapabileceğimiz en iyi şey.
İçinizde hocanın tarif ettiği gibi sizi tuvalet kâğıdı stoklamaya, aktivite tüketim çılgınlığına sürüklemeyen sakin, dingin, huzurlu bir alanınız varsa lütfen ona iyi bakın. Ve en büyük hediyeyi unutmayın. Hepimiz için.